Prof. Dr. Gül Şendil, emzirmenin doğum sonrası depresyonu azalttığını, bebeğin bağışıklığını ve zeka gelişimini desteklediğini vurguladı.
Emzirmenin Anne ve Bebeğe Faydası Bilimsel Olarak Kanıtlandı
İSTANBUL (HaberSlogan.com) – İstanbul Atlas Üniversitesi’nden Prof. Dr. Gül Şendil, emzirmenin hem anne hem bebek sağlığına çok yönlü katkı sunduğunu belirterek, doğum sonrası depresyon ve anksiyete riskini azaltan en doğal yöntemlerden biri olduğunu ifade etti.
Dünya Emzirme Haftası kapsamında yapılan açıklamada, Şendil’in dikkat çektiği temel konu: anne sütü sadece besin değil, aynı zamanda bir bağ, bir koruma kalkanı.
Anne Sütü: Bebeğin İlk ve En Doğal Bağışıklığı
Prof. Dr. Şendil, anne sütünün, formül mamaların taklit edemediği kompleks ve adaptif yapısıyla bebeğin gelişimine en uygun besin olduğunu vurguladı. Protein, karbonhidrat ve yağ oranlarının bebeğin ihtiyacına göre değiştiğini ifade eden Şendil, şöyle devam etti:
“Anne sütü, bağışıklığı güçlendiren immünoglobulinler, antikorlar ve probiyotiklerle doludur. Solunum yolu enfeksiyonları, ishal ve kulak enfeksiyonları gibi hastalıklara karşı koruma sağlar.”
Bilişsel Gelişimde de Öne Çıkıyor
Şendil, anne sütünün içerdiği DHA ve ARA gibi uzun zincirli yağ asitlerinin beyin ve göz gelişimi üzerinde doğrudan etkili olduğunu, yapılan araştırmalarda emzirilen bebeklerin daha yüksek IQ puanları ve daha iyi akademik performans sergilediğinin altını çizdi.
Sadece Bebek Değil, Anne de Kazanıyor
Emzirmenin annenin ruhsal ve fiziksel sağlığına da önemli katkılar sunduğunu belirten Prof. Dr. Şendil, oksitosin hormonunun emzirme sırasında salgılanarak stres seviyesini düşürdüğünü ve lohusalık döneminin daha rahat geçirilmesini sağladığını kaydetti.
“Emzirme, rahim kasılmalarını hızlandırır, kanamayı azaltır. Ayrıca meme ve yumurtalık kanseri riskini düşürmeye ve kilo kontrolüne yardımcı olabilir.”
Uyku Kalitesine Katkı Sağlıyor
Gece emzirmelerinin uyku düzenini bozduğu yönündeki algıya da değinen Şendil, uzun vadede emzirmenin uyku kalitesini artırabildiğine dair bilimsel veriler olduğunu aktardı. Özellikle oksitosin hormonunun yarattığı gevşeme duygusunun bu konuda belirleyici olduğunu söyledi.
“Doğru Bilgi ve Destek Şart”
Prof. Dr. Gül Şendil, emzirmenin her anne için kolay bir süreç olmadığını belirtti ve şu çağrıyı yaptı:
“Doğru bilgi, eğitim ve sosyal destek, emzirme sürecinde yaşanabilecek zorlukların aşılmasını sağlar. Toplumun tüm kesimleri emzirmeye destek vermelidir.”